el-Mukessir ~ اَلْمُكَسِّرُ

Kamus-ı Muhit - المكسر maddesi

اَلْمُكَسِّرُ [el-Mukessir] (مُحَدِّثٌ [muḩaddišamp;] vezninde) Bir muhaddisin ismidir. Ve fürsân-ı ʹArabdan bir kimsenin adıdır.

اَلْمُكَسَّرُ [el-mukesser] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) Şol dereye vasf olur ki su zikr olunan كُسُورٌ [kusûr]larından cereyân eder ola; yukâlu: وَادٍ مُكَسَّرٌ إِذَا سَالَتْ كُسُورُهُ أَيْ مَعَاطِفُهُ وَشِعَابُهُ Ve

مُكَسَّرٌ [Mukesser] Bir belde adıdır. Ve ʹUteybe b. el-Ḩârišamp; b. Şihâb’ın feresi ismidir.

اَلْمَكْسِرُ [el-meksir] (مَنْزِلٌ [menzil] vezninde) İsm-i mekândır, nesne kırılacak yere ve bir nesnenin kırılacak yerine denir, mevziʹ-i kesr maʹnâsına. Ve adamın vasf olunup haber verilecek sıfatına ıtlâk olunur; ve minhu yukâlu: عُودٌ طَيِّبُ الْمَكْسِرِ أَيِ الْمَخْبَرِ يَعْنِي مَحْمُودٌ عِنْدَ الْخِبْرَةِ Ve asl ve bünyâd maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: هُوَ طَيِّبُ الْمَكْسِرِ أَيِ الْأَصْلِ

Vankulu Lugatı - المكسر maddesi

اَلْمَكْسِرُ [el-meksir] (mîm’in fethi ve kâf’ın sükûnu ve sîn’in kesriyle) Ufanacak yer maʹnâsına; yukâlu: عُودٌ صُلْبُ الْمَكْسِرِ إِذَا عُرِفَتْ جَوْدَتُهُ بِكَسْرِهِve yukâlu:فُلَانٌ طَيِّبُ الْمَكْسِرِ إِذَا كَانَ مَحْمُودًا عِنْدَ الْخِبْرَةِ Ve خِبْرَةٌ [ḣibret] ḣâ-i muʹcemenin kesri ve bâ’nın sükûnuyla imtihân maʹnâsınadır. Ve gâliben bir nesne tecribe olundukta bâtını zâhirine uyar mı diye ufatılıp görüldüğü için طَيِّبُ الْمَكْسِرِ derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı