اَلْمِهْبَلُ [el-mihbel] (مِنْبَرٌ [minber] vezninde) Cüst ve hafîf adama denir.
اَلْمُهَبَّلُ [el-muhebbel] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) تَهْيِيلٌ [tehyîl] olunan kimsedir ki kendisine هَبِلَتْكَ أُمُّكُ yaʹnî “Mâderin senin helâkın için ağlasın!” denilmiş kimseye denir; yukâlu: هُوَ مُهَبَّلٌ أَيْ مَقُولٌ لَهُ هَبِلَتْكَ أُمُّكَ Ve şişkin yüzlü lahîm ve tenû-mend adama denir; yukâlu: رَجُلٌ مُهَبَّلٌ أَيْ لَحِيمٌ مُوَرَّمُ الْوَجْهِ
اَلْمَهْبِلُ [el-mehbil] (مَنْزِلٌ [menzil] vezninde) Karında döl yatağına denir رَحِمٌ [raḩim] maʹnâsına, ʹalâ-kavlin rahmin çak öte dibine denir yâhûd tarîk-i zekere denir ki fercle rahimin aralığıdır yâhûd rahimin ağzına denir yâhûd rahimde nutfe nâzil olan döl yatağına denir yâhûd veled doğduğu anda nüzûl eylediği mevkiʹe denir. Ve
مَهْبِلٌ [mehbil] Dübüre denir, إِسْتٌ [ist] maʹnâsına. Ve dağdan dereye kadar boş aralığa denir.
اَلْمُهَبَّلُ [el-muhebbel] (mîm’in zammı ve bâ’nın fethi ve teşdîdiyle) Ziyâde etli olan kimse.
اَلْمَهْبِلُ [el-mehbil] (mîm’in fethi ve bâ’nın kesriyle) Rahimin gâyeti, aksâ-yı rahim maʹnâsına. Baʹzılar مَهْبِلٌ [mehbil] tarîk-i veleddir dedi. Ve tarîk-i veled, fercle rahimin arasıdır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı