Şetân ~ شَتَانٌ

Kamus-ı Muhit - شتان maddesi

شَتَانٌ [Şetân] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) Mekke’de Kedâ ve Kudâ΄ beyninde bir dağın adıdır. Evvel kasr ile ve sânî medd iledir, niteki “ك،د،ي” mâddesinde mersûmdur.

شَتَّانَ [şettâne] (şîn’in fethi ve tâ’nın teşdîdi ve nûn’un fethiyle ve lügat-ı kalîlede kesri İmâm Ferrâ΄dan menkûldür) İsm-i fiʹl-i mâzîdir, شَتُتَ [şetute] fiʹlinden masrûftur ki bâb-ı hâmistendir, ayrılıp baʹîd oldu maʹnâsınadır. شَتَّانَ [şettâne] kelimesinin mefhûmunda te΄kîd olmakla pek baʹîd oldu demek olur; yukâlu: شَتَّانَ بَيْنُهُمَا بِرَفْعِ الْبَيْنِ وَيُنْصَبُ وَيُقَالُ شَتَّانَ مَا هُمَا وَشَتَّانَ مَا بَيْنَهُمَا وَشَتَّانَ مَا عَمْرٌو وَأَخُوهُ أَيْ بَعُدَ مَا بَيْنَهُمَا Vech-i mezkûr üzere شَتَّانَ [şettâne] kelimesi feth üzere mebnîdir, zîrâ شَتُتَ [şetute] fiʹlinden masrûf olmakla mâzî makâmına kâ΄imdir. Ve baʹzılar masdariyyetine zâhib olmakla nûn’u meksûr eylediler. Ve سَرْعَانَ [serʹâne] ve وَشْكَانَ [veşkâne] kelimelerinde dahi fetha bu resmedir, وَشُكَ [veşuke] ve سَرُعَ [seruʹa] kelimelerinden masrûflardır. Ve İbnu’s-Sikkît dedi ki Aṡmaʹî ما ile شَتَّانَ مَا بَيْنَهُمَا kavlini inkâr eylemiştir. شَتَّانَ بَيْنُهُمَا ve شَتَّانَ عَمْرٌو وَأَخُوهُ denmek gerektir, lâkin İbn Berrî redd eylemiştir. Tafsîli ve ekâvîl-i sâ΄ire kütüb-i nahviyyede meşrûhtur.

Vankulu Lugatı - شتان maddesi

شَتَّانَ [şettâne] (fethateynle ve tâ’nın teşdîdiyle) Baʹîd oldu demektir; yukâlu: شَتَّانَ مَا هُمَا وَشَتَّانَ مَا عَمْرٌو وَأَخُوهُ أَيْ بَعُدَ مَا بَيْنَهُمَا قَالَ الْأَصْمَعِيُّ لَا يُقَالُ شَتَّانَ مَا بَيْنَهُمَا Ve شَتَّانَ [şettâne] شَتُتَ [şetute]den masrûftur, pes şol fetha ki شَتَّانَ [şettâne]in nûn’unda vardır, شَتُتَ [şetute]nin tâ’sında olan fethadır ve zikr olan fethanın ibkâsından murâd fiʹlden masrûf olduğın iʹlâmdır. Ve سَرْعَانَ [serʹâne] ve وَشْكَانَ [veşkâne] kelimelerinde olan fetha dahi böyledir; tekûlu: وَشْكَانَ ذَا خُرُوجًا ve سَرْعَانَ ذَا خُرُوجًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı