اَلْإِبْرَاءُ [el-ibrâ΄] (hemzenin kesriyle) Bu dahi devenin burnuna burunsalık geçirmek maʹnâsınadır; tekûlu: أَبْرَيْتُ النَّاقَةَ إِذَا جَعَلْتَ فِي أَنْفِهَا بُرَةً
الإِبْرَاءُ [el-ibrâ΄] (hemzenin kesriyle) Hastayı sağ ve dürüst eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَبْرَأَهُ اللهُ مِنَ الْمَرَضِ أَيْ عَافَاهُ Ve baʹîd ve bîzâr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَبْرَأَكَ مِنْهُ أَيْ جَعَلَكَ بَرِيئًا İbrâ-yı zimmet bu maʹnâdandır. Ve ayın evvel gecesine yâhûd evvel gününe girmek maʹnâsınadır, ʹale’l-ihtilâfi’l-mezkûri, yukâlu: أَبْرَأَ الرَّجُلُ إِذَا دَخَلَ فِي الْبَرَاءِ
اَلْإِبْرَاءُ [el-ibrâ΄] (hemze’nin kesriyle) Hastayı iyi kılmak; yukâlu: أَبْرَأَ اللهُ مِنَ الْمَرَضِ Ve medyûnu deynden berî kılmak; yukâlu: أَبْرَأْتُهُ مِمَّا لِي عَلَيْهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı