el-esḵaf ~ اَلْأَسْقَفُ

Kamus-ı Muhit - الأسقف maddesi

اَلْأَسْقَفُ [el-esḵaf] (hemzenin fethi ve zammıyla) Eğrice uzun nesneye denir; mü΄ennesi سَقْفَاءُ [saḵfâ΄]dır; ve minhu أُسْقُفُّ النَّصَارَى

اَلْأُسْقُفُّ [el-usḵuff] (أُرْدُنٌّ [urdunn] vezninde) ve

اَلْأُسْقُفُ [el-usḵuf] (tahfîfle قُطْرُبٌ [ḵuṯrub] vezninde) ve

اَلسُّقْفُ [el-suḵf] (قُفْلٌ [ḵufl] vezninde) Naṡârâ tâ΄ifesinin dîn ve âyînleri bâbında olan re΄îslerine denir ki papaz taʹbîr olunur, ʹalâ-kavlin nahvet ve haşmet üzere olmayıp tevâzuʹ ve âdâb ve tehâşuʹ üzere yürür olan kırallarına denir yâhûd ʹâlimlerine denir. Ve baʹzılar ʹindinde أُسْقُفٌّ [usḵuff] rütbede قِسِّيسٌ [ḵissîs] dediklerinden yukarı ve مُطْرَانٌ [muṯrân] dediklerinden aşağı olan keşîşleridir. Cemʹi أَسَاقِفَةٌ [esâḵifet] ve أَسَاقِفُ [esâḵif] gelir; yukâlu: هُوَ أُسْقُفٌّ وَأُسْقُفٌ وَسُقْفٌ لِلنَّصَارَى أَيْ رَئِيسٌ لَهُمْ فِي الدِّينِ أَوِ الْمَلِكُ الْمُتَخَاشِعُ فِي مِشْيَتِهِ أَوِ الْعَالِمُ أَوْ هُوَ فَوْقَ الْقِسِّيسِ وَدُونَ الْمُطْرَانِ Ve bu zikr olunan سَقَفٌ [seḵaf] maʹnâsından me΄hûzdur ki inhinâ΄ maʹnâsınadır; tehâşuʹ ve tehâzuʹ üzere olduğundan ıtlâk olundu.

Vankulu Lugatı - الأسقف maddesi

اَلْأَسْقَفُ [el-esḵaf] (hemzenin ve ḵâf’ın fethiyle) Zikr olunan sıfat üzere olan kimse.

اَلْأُسْقُفُ [el-usḵuf] (hemzenin ve ḵâf’ın zammı ve sîn’in sükûnuyla) Tâ΄ife-i Naṡârâ’nın dîn-i bâtıllarında re΄îsleri olan kimse. Ve mezbûra أُسْقُفٌ [usḵuf] dedikleri سَقْفٌ [saḵf] delâlet ettiği maʹnâ-yı inhinâdan me΄hûzdur, mezbûr tehâşuʹ üzere olduğuna binâ΄en.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı