el-iṡlâf ~ اَلْإِصْلَافُ

Kamus-ı Muhit - الإصلاف maddesi

اَلْإِصْلاَفُ [el-iṡlâf] (hemzenin kesriyle) Bir kimse kâbûs gibi girân-cân ve sakîlü’n-nefs olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَصْلَفَ الرَّجُلُ إِذَا ثَقُلَتْ رُوحُهُ أَيْ نَفْسُهُ Ve bir kimse kalîlü’l-hayr yaʹnî hayrsız olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَصْلَفَ الرَّجُلُ إِذَا قَلَّ خَيْرُهُ Ve bugz eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَصْلَفَ فُلاَنًا إِذَا أَبْغَضَهُ Ve hatunu zevci katında bî-hürmet kılmak maʹnâsınadır; tekûlu: أَصْلَفَ اللهُ رُفْغَكِ أَيْ بَغَّضَكِ إِلَى زَوْجِكِ

Vankulu Lugatı - الإصلاف maddesi

اَلْإِصْلَافُ [el-iṡlâf] (hemzenin kesriyle) Bî-hürmet etmek; yukâlu: أَصْلَفَ اللهُ رُفْغَكَ أَيْ بَغَّضَكَ إِلَى زَوْجِكَ Ve رُفْغٌ [rufġ] râ-i mühmele ile ve fâ’dan sonra ġayn-ı muʹceme ile maʹîşette vüsʹat üzere olmak. Ve dîn bâbında darb olunan mesellerdendir, ʹArabların “مَنْ يَبْغِ فِي الدِّينِ يَصْلِفْ” dedikleri yaʹnî halâyık vaktinde bî-hürmet olup onların mahabbetinden bî-nasîb olur, dînin sıyânet etmeyen kimse.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı