et-tebbân ~ اَلتَّبَّانُ

Kamus-ı Muhit - التبان maddesi

اَلتَّبَّانُ [et-tebbân] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) Saman satıcıya denir. Ve Mûsâ b. Ebî ʹOšamp;mân et-Tebbân ve İsmâʹîl b. el-Esved et-Tebbân muhaddislerdir.

اَلتُّبَّانُ [et-tubbân] (رُمَّانٌ [rummân] vezninde) ʹAvret-i mugallaza yerini setr edecek küçük serâvîle denir ki tahrîfle tuman ve iç don taʹbîr olunur; yukâlu: صَلَّى فِي تُبَّانٍ أَيْ سَرَاوِيلَ صَغِيرٍ يَسْتُرُ الْعَوْرَةَ الْمُغَلَّظَةَ Mütercim der ki muʹarrebâtta ten-bân-ı Fârisî muʹarrebi olmak üzere mersûmdur, bedeni hıfz edici maʹnâsına olup baʹdehu serâvîl-i mezbûrda ʹalem oldu. Ve Muḩammed b. Tubbân muhaddistir.

Vankulu Lugatı - التبان maddesi

اَلتَّبَّانُ [et-tebbân] (tâ’nın fethi ve bâ’nın teşdîdiyle) Saman satan kimse, kâh-fürûş maʹnâsına. Ve eger تَبَّانُ [tebbân] فَعْلَانُ [faʹlân] vezni üzere olursa, تَبٌّ [tebb]den helâk maʹnâsına, lâ-yansarıf olur.

اَلتُّبَّانُ [et-tubbân] (tâ’nın zammı ve yâ’nın teşdîdiyle) Şol tumandır ki gemiciler giyer bir karış mikdârı uzunu olur, hemîn ʹavret-i galîzayı setr eder. Ve fîh hadîsi ʹUmâre “أَنَّهُ صَلَّى فِي تُبَّانٍ فَقَالَ إِنِّي مَمْثُونٌ” Ve مَمْثُونٌ [memšamp;ûn] šamp;â΄-i müsellese ile mesânesinde ʹillet olana derler, yaʹnî su yolunda zahmeti olana derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı