التَّصْيِيءُ [et-taṡyî΄] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Başı bir mikdârca su ile ıslatmak yâhûd başı gasl edip lâkin iyice pâk eylemeyip kîrlice komak maʹnâsınadır; yukâlu: صَيَّأَ رَأْسَهُ تَصْيِيئًا إِذَا بَلَّهُ قَلِيلاً أَوْ غَسَلَهُ فَلَمْ يُنْقِهِ Ve hurmâ koruğu alacalanmak maʹnâsınadır; yukâlu: صَيَّأَ النَّخْلُ إِذَا ظَهَرَتْ أَلْوَانُ بُسْرِهِ
اَلتَّصْيِيءُ [et-taṡyî΄] Başı yuyup kîrden pâk etmemek; tekûlu: صَيَّأْتُ رَأْسِي تَصْيِيئًا إِذَا غَسَلْتَهُ وَثَوَّرْتَ وَسَخَهُ وَلَمْ تُنْقِهِ Ve fi’l-Ḵâmûs: اَلصِّيئَةُ [eṡ-ṡî΄at] ṡâd’ın kesriyle ismdir maʹnâ-yı mezbûr üzere ve hurmâ koruğunun alacası zuhûr etmeğe de derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı