التَّذَيُّؤُ [et-težeyyu΄] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Bir nesne fâsid ve tebâh olmakla yeprimiş sevb gibi pâre pâre dökülür olmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَذَيَّأَ الْجُرْحُ وَغَيْرُهُ إِذَا تَقَطَّعَ وَفَسَدَ Ve bir ʹuzv şişip kabarmak maʹnâsınadır; ve ʹinde’l-baʹz et, kemikten sıyrılıp ayrılmak maʹnâsınadır, gerek zebh ve gerek fesâd sebebiyle olsun; yukâlu: تَذَيَّأَ وَجْهُهُ إِذَا وَرِمَ أَوْ هُوَ انْفِصَالُ اللَّحْمِ عَنِ الْعَظْمِ بِذَبْحٍ أَوْ فَسَادٍ
اَلتَّذَيُّؤُ [et-težeyyu΄] Ziyâde pişmek; yukâlu: ذَيَّأْتُ اللَّحْمَ فَتَذَيَّأَ إِذَا أَنْضَجْتَهُ حَتَّى يَسْقُطَ مِنْ عَظْمِهِ Ve yara azıp zâyiʹ olmak; yukâlu: تَذَيَّأَتِ الْقَرْحَةُ إِذَا فَسَدَتْ وَتَقَطَّعَتْ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı