tenevvur ~ تَنَوُّرٌ

Kamus-ı Muhit - تنور maddesi

Şârih der ki Miṡbâḩ’ın beyânı üzere işbu تَنُّورٌ [tennûr] kelimesi aʹcemî olup ʹArab dahi muvâfakat eylemiştir. Ve Ebû Ḩâtim, ʹArabî-yi sahîh değildir dedi. Cemʹi تَنَانِيرُ [tenânîr]dir. Ve Ḵurṯubî dedi ki تَنُّورٌ [tennûr] ism-i aʹcemîdir, ʹArab taʹrîb eylediler, zîrâ asl binâsı “ت،ن،ر” dir, kelâm-ı ʹArabda ise kable’r-râ΄ nûn’u müştemil kelime yoktur. Ve Muzhir’de Fârisîden me΄hûz olmak üzere mersûmdur. İntehâ. Ve

تَنُّورٌ [tennûr] Yer yüzüne denir, vechü’l-arz maʹnâsına ve bihi fussire kavluhu taʹâlâ: ﴿وَفَارَ التَّنُّورُ﴾ الآية Ve su kaynayıp çıkan yere denir, مَفْجَرُ الْمَاءِ [mefceru’l-mâ΄] maʹnâsına, pınar gözü gibi. Ve derenin suyu varıp müctemiʹ olacak yere denir, مَحْفَلُ مَاءِ الْوَادِي maʹnâsına. Ve

تَنُّورٌ [Tennûr] Şehr-i Maṡîṡa kurbünde bir dağın adıdır.

Vankulu Lugatı - تنور maddesi

اَلتَّنَوُّرُ [et-tenevvur] (fethateynle ve vâv’ın zammı ve teşdîdiyle) Âteşi ıraktan görmek; tekûlu: تَنَوَّرْتُ النَّارَ مِنْ بَعِيدٍ إِذَا تَبَصَّرْتَهَا Ve

تَنَوُّرٌ [tenevvur] Hırızma sürünmeğe de derler; yukâlu: تَنَّوَّرَ الرَّجُلُ إِذَا تَطَلَّى بِالنَّوْرَةِ Ve تَطَلِّي [teṯallî] طِلَا [ṯilâ]dandır, sürünmek maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı