اَلْمُبْتِلَةُ [el-mubtilet] (مُحْسِنَةٌ [muḩsinet] vezninde) Şol hurmâ ağacına denir ki بَتِيلَةٌ [betîlet] dedikleri fidan-ı mezkûrun anası yaʹnî aslı ola.
اَلْمُبَتَّلَةُ [el-mubettelet] (مُعَظَّمَةٌ [muʹażżamet] vezninde) Be-gâyet hûb ve dil-ber mahbûbeye denir, gûyâ ki hüsn ü cemâl cism ve endâmına biçilmiş katʹî kisvet ola; yukâlu: إِمْرَأَةٌ مُبَتَّلَةٌ أَيْ جَمِيلَةٌ كَأَنَّهَا بُتِّلَ حُسْنُهَا عَلَى أَعْضَائِهَا Ve şol hatuna denir ki tâmmü’l-hilkat ve mütenâsibetü’l-aʹzâ olup endâmının etleri birbiri üzere gelmiş olmaya, yaʹnî serv-i sehî gibi bir çırpıdan çıkmış mevzûn ola, ʹalâ-kavlin endâmında inkıbâz olmayıp râst ve nâzük ola; yukâlu: إِمْرَأَةٌ مُبَتَّلَةٌ إِذَا كَانَتْ لَمْ يَرْكَبْ بَعْضُ لَحْمِهَا بَعْضًا أَوْ كَانَ فِي أَعْضَائِهَا إِسْتِرْسَالٌ ve yukâlu: جَمَلٌ مُبَتَّلٌ إِذَا كَانَ كَذَلِكَ Ve bununla ricâl tâ΄ifesi sıfatlanmaz.
اَلْمُبَتِّلَةُ [el-mubettilet] (mîm’in zammı ve tâ’nın fethi ve teşdîdiyle) Şol ʹavrettir ki halkı tamâm yerli yerinde olup aʹzâsının etleri birbiri üzerine gelmiş olmaya. Ve bununla recül sıfatlanmaz.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı