اَلْمِثْلُ [el-mišamp;l] (mîm’in kesri ve šamp;â-yı müsellesenin sükûnuyla) ve
اَلْمَثَلُ [el-mešamp;el] (fethateynle) ve
اَلْمَثِيلُ [el-mešamp;îl] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Bir şey΄in benzeri ve yektâsı, şibh ve mânend maʹnâsınadır; cemʹleri أَمْثَالٌ [emšamp;âl]dir; yukâlu: هَذَا مِثْلُهُ وَمَثَلُهُ وَمَثِيلُهُ أَيْ شِبْهُهُ Ve kavlu’l-ʹArab: فُلَانٌ مُسْتَرَادٌ لِمِثْلِهِ أَيْ مِثْلُهُ يُطْلَبُ وَيُشَحُّ عَلَيْهِ Yaʹnî “Filân nesne kemyâb olmakla misl ve mânendi matlûb olup ve kendisini fedâ eylemeyip hakkında buhl ve dınnet olunacak yâdigâr-ı bî-hemdâdır” demektir.
اَلْمُثَيْلُ [el-mušamp;eyl] (mîm’in zammı ve šamp;â’nın fethi ile) مِثْلٌ [mišamp;l]in tasgîri.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı