اَلْمُحْتَضِرُ [el-muḩteḋir] (mîm’in zammı ve ḋâd’ın kesriyle) Şol kimsedir ki حَضَرٌ [ḩaḋar]a gelir yaʹnî bâdiyeyi terk eyleye.
اَلْمُحْتَضَرُ [el-muḩteḋar] (mîm’in zammı ve ḋâd’ın fethiyle) ve
اَلْمَحْضُورُ [el-maḩḋûr] (mîm’in fethi ve ḋâd’ın zammıyla) Kesîrü’l-âfet maʹnâsınadır; yukâlu: اَللَّبَنُ مُحْتَضَرٌ وَمَحْضُورٌ أَيْ فِيهِ آفَةٌ كَثِيرَةٌ فَإِنَّ الْجِنَّ تَحْضُرُهُ ve yukâlu: اللَّبَنُ مُحْتَضَرٌ فَغَطِّ إِنَاءَكَ Yaʹnî “Süt koduğun zarfı setr eyle.” Ve: “اَلْكُنُفُ مَحْضُورَةٌ” yaʹnî “Edeb-hâneler mahall-i حَضَرٌ [ḩaḋar]dır.” Kâlallâhu taʹâlâ: ﴿وَأَعُوذُ بِكَ رَبِّ أَنْ يَحْضُرُونِ﴾ (المؤمنون 98) أَيْ أَنْ تُصِيبَنِي الشَّيَاطِينُ بِسُوءٍ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı