Cereş ~ جَرَشٌ

Kamus-ı Muhit - جرش maddesi

جَرَشٌ [Cereş] (fethateynle) Ürdün nâhiyesinde bir beldedir.

جُرَشٌ [Cureş] (صُرَدٌ [ṡurad] vezninde) Yemen’de bir ülke adıdır, ondan aʹlâ sahtiyân ve deve zuhûr eder ve muhaddisînden bir cemâʹat oradandır, Rebîʹa b. ʹAmr b. ʹAvf el-Cureşî gibi.

اَلْجَرْشُ [el-cerş] (cîm’in fethi ve râ’nın sükûnuyla) Bir nesneyi kaşıyıp kazımak maʹnâsınadır; yukâlu: جَرَشَ الشَّيْءَ جَرْشًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا حَكَّهُ Ve bir nesnenin kabuğunu soyup gidermek maʹnâsınadır; yukâlu: جَرَشَ الشَّيْءَ إِذَا قَشَرَهُ Ve deriyi düzeltmek için sürtüp ovuşturmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَرَشَ الْجِلْدَ إِذَا دَلَكَهُ لِيَمْلاَسَّ Ve bir nesneyi irice dövmek maʹnâsınadır; yukâlu: جَرَشَ الشَّيْءَ إِذَا لَمْ يُنْعِمْ دَقُّهُ Ve tarakla konak dökülünce kadar başı tarayıp kazımak maʹnâsınadır; yukâlu: جَرَشَ رَأْسَهُ إِذَا حَكَّهُ بِالْمُشْطِ حَتَّى أَثَارَ هِبْرِيَتَهُ Ve ağır ağır seğirtmek maʹnâsınadır; yukâlu: جَرَشَ الرَّجُلُ إِذَا عَدَا عَدْوًا بَطِيئًا Ve جَرْشُ الْأَفْعَى [cerşu’l-efʹâ] engerek yılanı derisini sürtündükte zuhûr eden hışırtısına denir; yukâlu: مَرَّ الْأَفْعَى وَلَهُ جَرْشٌ أَيْ صَوْتُ خُرُوجِهَا مِنَ الْجِلْدِ إِذَا حَكَّتْ بَعْضُهَا بِبَعْضٍ Ve gecenin evveliyle sülüsü beyninde olan mikdâr-ı zamâna denir; bunda cîm’in zammıyla ve kesriyle ve fethateynle ve صُرَدٌ [ṡurad] vezninde dahi lügattir; tekûlu: أَتَيْتُهُ بَعْدَ جَرْشٍ مِنَ اللَّيْلِ وَجُرْشٍ وَجِرْشٍ وَجَرَشٍ وَجُرَشٍ أَيْ مَا بَيْنَ أَوَّلِهِ إِلَى ثُلُثِهِ Ve

جَرْشٌ [cerş] (feth-i cîmle) Âhir-i leyle de ıtlâk olunur; yukâlu: أَتَاهُ بِجَرْشٍ مِنَ اللَّيْلِ أَيْ بِآخِرٍ مِنْهُ Ve

جَرْشٌ [Cerş] Bir mevziʹ adıdır.

Vankulu Lugatı - جرش maddesi

جُرَشُ [Cureş] (cîm’in zammı ve râ’nın fethiyle) Yemen’de bir mevziʹin ismidir.

اَلْجَرْشُ [el-cerş] (cîm’in fethi ve râ’nın sükûnuyla) Bir nesne iri dövülmek nîm-kûft maʹnâsına; yukâlu: جَرَشْتُ الشَّيْءَ إِذَا لَمْ تُنْعِمْ دَقَّهُ Ve

جَرْشٌ [cerş] Bir kimsenin tarak ile başın tarayıp konakların çıkarmak; yukâlu: جَرَشَ رَأْسَهُ بِالْمُشْطِ إِذَا حَكَّهُ بِالْمُشْطِ حَتَّى أَثَارَهَا Ve

جَرْشٌ [cerş] Gecenin bir mikdârına dahi derler; yukâ: مَضَى جَرْشٌ مِنَ اللَّيْلِ أَيْ هَوًى مِنْهُ Ebû Zeyd’in ve Ferrâ’nın rivâyeti üzere.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı