el-iddiġâm ~ اَلْإِدِّغَامُ

Kamus-ı Muhit - الإدغام maddesi

اَلْإِدِّغَامُ [el-iddiġâm] (dâl’ın teşdîdiyle إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Bu dahi bir harfi âher harf içre derc ve idhâl eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: إِدَّغَمَ الْحَرْفَ فِي الْحَرْفِ إِذَا أَدْخَلَهُ

اَلْإِدْغَامُ [el-idġâm] (hemzenin kesriyle) Bu dahi ıssı yâ soğuk bir kimseyi kaplamak maʹnâsınadır; yukâlu: أَدْغَمَهُمُ الْحَرُّ وَالْبَرْدُ إِذَا غَشِيَهُمْ Ve yüzü karartmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَدْغَمَهُ اللهُ أَيْ سَوَّدَ وَجْهَهُ يَعْنِي أَذَلَّهُ Ve atın ağzına gem geçirmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَدْغَمَ الْفَرَسَ اللِّجَامَ إِذَا أَدْخَلَهُ فِي فِيهِ Ve sarfiyyûn ıstılâhında bir harfi âher harf içre derc ve idhâl eylemekten ʹibârettir ki cins-i vâhidden olalar; yukâlu: أَدْغَمَ الْحَرْفَ فِي الْحَرْفِ أَيْ أَدْخَلَهُ Ve taʹâmda aç gözlülükten nâşî ehl-i sofra kendisini sebk ederler diye tîz tîz lokmayı çiğnemeksizin yutarak yemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَدْغَمَ فُلَانٌ إِذَا بَادَرَ الْقَوْمَ مَخَافَةً أَنْ يَسْبِقُوهُ فَأَكَلَ بِلَا مَضْغٍ Ve bir adamı hor ve hâkisâr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَدْغَمَهُ اللهُ أَيْ أَرْغَمَهُ

Vankulu Lugatı - الإدغام maddesi

اَلْإِدِّغَامُ [el-iddiġâm] (hemzenin kesri ve dâl’ın kesri ve teşdîdiyle) Bâb-ı إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl]den zikr olunan maʹnâyadır; tekûlu: أَدْغَمْتُ الْحَرْفَ وَادَّغَمْتُهُ

اَلْإِدْغَامُ [el-idġâm] (hemzenin kesriyle) Bi-maʹnâhu; tekûlu eyzan: أَدْغَمَهُمُ الْحَرُّ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı