اَلتَّمَرُّطُ [et-temerruṯ] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) ve
اَلْإِمِّرَاطُ [el-immirâṯ] (mîm’in teşdîdiyle ki fi’l-asl إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] olup tâ΄, mîm’e kalb ve idgâm olunmuştur) Bedenden kıllar ve tüyler yolunup dökülmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَمَرَّطَ الشَّعْرُ وَامَّرَطَ إِذَا تَسَاقَطَ وَتَحَاتَّ
اَلْإِمْرَاطُ [el-imrâṯ] (hemzenin kesriyle) Hurmâ ağacının korukları dökülmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْرَطَتِ النَّخْلَةُ إِذَا سَقَطَ بُسْرُهَا Ve nâka sürʹat edip sâ΄irlere sebk ve takaddüm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْرَطَتِ النَّاقَةُ إِذَا أَسْرَعَتْ وَتَقَدَّمَتْ Ve kıl ve tüy yolunmağın vakti gelip çatmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْرَطَ الشَّعْرُ إِذَا حَانَ لَهُ أَنْ يُمْرَطَ
اَلْإِمْرَاطُ [el-imrâṯ] (hemzenin kesriyle) Kıl yolmağın zamânı karîb olmak; yukâlu: أَمْرَطَ الشَّعْرُ إِذَا حَانَ لَهُ أَنْ يُمْرَطَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı