اَلْإِهْرَابُ [el-ihrâb] (hemzenin kesriyle) Bir işte haddi tecâvüz eylemek derecesinde mübâlaga ve imʹân eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَهْرَبَ فُلاَنٌ إِذَا أَغْرَقَ فِي اْلأَمْرِ Ve bir nesneden hâ΄if olarak cidd ü cehd ile gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَهْرَبَ الرَّجُلُ إِذَا جَدَّ فِي الذَّهَابِ مَذْعُورًا Ve yel toprak savurmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَهْرَبَتِ الرِّيحُ إِذَا سَفَتِ التُّرَابَ Ve bir kimseyi firâra muztarr ve nâçâr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَهْرَبَ فُلاَنًا إِذَا اضْطَرَّهُ إِلَى الْهَرَبِ
اَلْإِهْرابُ [el-ihrâb] (ʹalâ-vezni اَلْإِكْرَام [el-ikrâm]) Korkup ziyâdesiyle kaçmak.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı