eṡ-ṡaḩr ~ اَلصَّحْرُ

Kamus-ı Muhit - الصحر maddesi

اَلصَّحْرُ [eṡ-ṡaḩr] (بَحْرٌ [baḩr] vezninde) Sütü pek kaynatıp tabh eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: صَحَرَ اللَّبَنَ صَحْرًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا طَبَخَهُ Ve bir adama güneş pek te΄sîr eylemekle dimâgını âzürde eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: صَحَرَتْهُ الشَّمْسُ إِذَا آلَمَتْ دِمَاغَهُ

اَلصَّحَرُ [eṡ-ṡaḩar] (fethateynle) ve

اَلصُّحْرَةُ [eṡ-ṡuḩret] (غُرْفَةٌ [ġurfet] vezninde) أَصْحَرُ [aṡḩar]-ı merkûmdan ismlerdir ki al çalar akçıllık levnine denir ki kızılsı bozluk olacaktır, ʹalâ-kavlin şol bozluğa denir ki hafîce yaʹnî nevʹan beyâz çalar kırmızılığı ola; zâhiren ikisi bir gibidir. Ve صَحَرٌ [ṡaḩar] maʹnâ-yı merkûmdan masdar olur.

Vankulu Lugatı - الصحر maddesi

اَلصُّحْرُ [eṡ-ṡuhr] (ṡâd’ın zammıyla ve ḩâ’nın fethiyle) Cemʹi. Ve

صُحْرَةٌ [ṡuḩret] أَصْحَرُ [aṡḩar]da olan levne derler.

اَلصَّحَرُ [eṡ-ṡaḩar] (fethateynle) Zikr olunan tarîk üzere süt pişirmek; yukâlu: صَحَرْتُ اللَّبَنَ أَصْحَرُهُ صَحَرًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ Ebu’l-Ġavšamp; eyitti: صَخِيرَةٌ [ṡaḣîret] ḣâ-i muʹceme iledir, صَخْرٌ [ṡaḣr]dan me΄hûz olmakla, kaya maʹnâsına, فَهِيرَةٌ [fehîret] فِهْرٌ [fihr]den me΄hûz olduğu gibi ki فِهْرٌ [fihr] fâ’nın kesriyle el içine sığan taşa derler. Ve فَهِيرَةٌ [fehîret] şol süte derler ki zikr olan taşı kızdırıp içine bırakırlar kaynasın diye.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı