el-bît ~ اَلْبِيتُ

Kamus-ı Muhit - البيت maddesi

اَلْبَيْتُ [el-beyt] (زَيْتٌ [zeyt] vezninde) Eve denir, hâne maʹnâsına, gerek kıldan yaʹnî çadır ve alaçık ve huğ olsun ve gerek taştan ve kerpiçten yapılmış olsun. Cemʹi أَبْيَاتٌ [ebyât] ve بُيُوتٌ [buyût] gelir. Ve cemʹu’l-cemʹi أَبَايِيتُ [ebâyît] gelir, أَقْوَالٌ [aḵvâl] ve أَقَاوِيلُ [eḵâvîl] gibi ve بُيُوتَاتٌ [buyûtât] gelir ve أَبْيَاتَاتٌ [ebyâtât] gelir. Musaggarında بُيَيْتٌ [buyeyt] denir ve بِيَيْتٌ [biyeyt] denir (bâ’nın kesriyle) yâ’ya mücâveret için بُوَيْتٌ [buveyt] demek câ΄iz değildir, vâv ile.

Vankulu Lugatı - البيت maddesi

اَلْبِيتُ [el-bît] (bâ’nın kesriyle) Kût maʹnâsına da gelir; yukâlu: مَا لَهُ بِيتُ لَيْلَةٍ أَيْ قُوتُ لَيْلَةٍ

اَلْبَيْتُ [el-beyt] Ev, hâne maʹnâsına. Ve

بَيْتٌ [beyt] ʹAyâl maʹnâsına ve şiʹr-i manzûme maʹnâsına da gelir. Ve bu maʹnâda denilmiştir: “وَبَيْتٍ عَلَى ظَهْرِ الْمَطِيِّ بَنَيْتُهُ || بِأَسْمَرَ مَشْقُوقِ الْخَيَاشِمِ يَرْعَفُ” Kalemi vasf eyler. Ve أَسْمَرُ [esmer] kara yağıza derler. Ve مَشْقُوقُ الْخَيَاشِمِ [meşḵûḵu’l-ḣayâşim] burnu yarılmış. Ve رُعَافٌ [ruʹâf] burun kanına derler ki kalemde bu sıfatlar vardır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı