اَلْمِقْرَاعُ [el-miḵrâʹ] (مِحْرَابٌ [miḩrâb] vezninde) Şol nâkaya denir ki ibtidâ قِرَاعٌ [ḵirâʹ]da gebe ola, tekrâra hâcet kalmaya; yukâlu: نَاقَةٌ مِقْرَاعٌ إِذَا كَانَتْ تَلْقَحُ فِي أَوَّلِ قَرْعَةٍ يَقْرَعُهَا الْفَحْلُ Ve taşçıların taş kırdıkları büyük külünge denir.
اَلْمِقْرَاعُ [el-miḵrâʹ] (mîm’in kesri ve ḵâf’ın sükûnuyla) Balta gibi bir nesnedir ki onunla taş ufatırlar.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı