اَلْمِلْسَنُ [el-milsen] (مِنْبَرٌ [minber] vezninde) Şol taşa denir ki sırtlan tutmak için yaptıkları kulübenin kapısı üzere sanʹatla vazʹ ederler ve kulübenin nihâyetine tuʹme vazʹ olunmakla sırtlan girip o tuʹmeyi aldıkta kapan gibi o taş inip kapıyı sedd eder.
اَلْمُلَسَّنُ [el-mulessen] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) Ucu lisân şeklinde mahrûtî olan nesneye denir, tûtî burnu mest ve papuç gibi; ve minhu yukâlu: نَعْلٌ مُلَسَّنَةٌ أَيْ جُعِلَ طَرْفُهَا كَطَرْفِ اللِّسَانِ
اَلْمُلَسَّنُ [el-mulessen] (mîm’in zammı ve sîn’in fethi ve teşdîdiyle) Şol naʹleyndir ki onda nevʹ-i tûl olup letâfet ola, لِسَانٌ [lisân] hey΄eti üzere. Ve
مُلَسَّنٌ [mulessen] Endâmlı olan ayağa dahi derler; yukâlu: إِمْرَأَةٌ مُلَسَّنَةُ الْقَدَمَيْنِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı