اَلْمَنْجَمُ [el-mencem] (مَقْعَدٌ [maḵʹad] vezninde) Maʹden maʹnâsınadır; yukâlu: فُلَانٌ مَنْجَمُ الْبَاطِلِ وَالضَّلَالِ أَيْ مَعْدِنُهُ Ve açık yola denir, şâh-râh maʹnâsına.
اَلْمِنْجَمُ [el-mincem] (مِنْبَرٌ [minber] vezninde) Terazinin dilini geçirdikleri arkuru demire denir.
اَلْمُنَجِّمُ [el-muneccim] (مُحَدِّثٌ [muḩaddišamp;] vezninde) ve
اَلْمُتَنَجِّمُ [el-muteneccim] ve
اَلنَّجَّامُ [en-neccâm] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) Şol kimsedir ki bi-hasebi’s-seyr ve’l-mevâkît nücûma nazar eder ola, yaʹnî nücûmun tulûʹ ve gurûb ve ṡâ΄ir evzâʹı fennine âşinâ olmakla ahvâlini zabt ve takvîm eder ola, müneccimbaşı efendi maʹlûmdur; yukâlu: هُوَ مُنَجِّمٌ وَمُتَنَجِّمٌ وَنَجَّامٌ أَيْ يَنْظُرُ فِي النُّجُومِ بِحَسَبِ مَوَاقِيتِهَا وَسَيْرِهَا
اَلْمَنْجَمُ [el-mencem] (mîm ve cîm’in fethiyle) Maʹden maʹnâsınadır; yukâlu: فُلَانٌ مَنْجَمُ الْبَاطِلِ وَالضَّلَالَةِ أَيْ مَعْدِنُهُ
اَلْمِنْجَمُ [el-mincem] (mîm’in kesri ve cîm’in fethiyle) Şol arkırı demirdir ki terâzûnun dili ondadır, ʹamûd-ı mîzân maʹnâsına.
اَلْمُنَجِّمُ [el-muneccim] (mîm’in zammı ve cîm’in kesri ve teşdîdiyle) Şol kimsedir ki taʹyîn-i vakt eyleye. Ve müneccime مُنَجِّمٌ [muneccim] dedikleri bu vechtendir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı