el-veʹik ~ اَلْوَعِكُ

Kamus-ı Muhit - الوعك maddesi

اَلْوَعِكُ [el-veʹik] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) ve

اَلْمَوْعُوكُ [el-mevʹûk] وَعْكٌ [vaʹk]-i hummâdan zâr ve zebûn olan adama denir.

اَلْوَعْكُ [el-vaʹk] (vâv’ın fethiyle) ve

اَلْوَعْكَةُ [el-vaʹket] (ضَرْبَةٌ [ḋarbet] vezninde) Havâ durgun olarak pek ıssı olmak maʹnâsınadır; yukâlu: وَعَكَ الْحَرُّ وَعْكًا وَوَعْكَةً مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا اشْتَدَّ مَعَ سُكُونِ الرِّيحِ Ve sıtma vücûdu örseleyip âzürde kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: وَعَكَتْهُ الْحُمَّى إِذَا أَذَتْهُ Ve pek yorgunluktan neş΄et eden derd ve eleme denir; yukâlu: أَخَذَهُ الْوَعْكُ أَيْ أَلَمٌ مِنْ شِدَّةِ التَّعَبِVe

وَعْكٌ [vaʹk] Mahmûm adama denir, masdar ile müsemmâdır. Ve

وَعْكٌ [vaʹk] Bir nesneyi yere vurup pâre pâre eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: وَعَكَ الشَّيْءَ وَعْكًا إِذَا دَكَّهُVe toprağa bulamak maʹnâsınadır; yukâlu: وَعَكَهُ فِي التُّرَابِ إِذَا مَعَكَهُ

Vankulu Lugatı - الوعك maddesi

اَلْوَعْكُ [el-vaʹk] (vâv’ın fethi ve ʹayn’ın sükûnuyla) Isıtma örselemek; yukâlu: وَعَكَتْهُ الْحُمَّى مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا مَغَثَتْهُ Ve مَغْثٌ [maġšamp;] ġayn-ı muʹceme ve šamp;â-i müsellese ile zaʹîf kılmak.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı