اَلْحَيْنُ [el-ḩayn] (ḩâ’nın fethi ve yâ’nın sükûnuyla) Karîb olmak; yukâlu: حَانَ لَهُ أَنْ يَفْعَلَ كَذَا يَحِينُ حَيْنًا أَيْ آنَ وَيُقَالُ حَانَ حِينُهُ أَيْ قَرُبَ وَقْتُهُ Ve
حِينٌ [ḩîn] Helâk maʹnâsına da gelir; yukâlu: حَانَ الرَّجُلُ إِذَا هَلَكَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı