طَيْبَةُ [Ṯaybet] (ṯâ’nın fethiyle) Medîne-i münevvere esmâsındandır.
اَلطِّيبَةُ [eṯ-ṯîbet] (hâ’yla) Bu dahi helâl ve mübâh olan şey΄e denir. Ve be-gâyet sâf ve berrâk olan bâdeye ıtlâk olunur mey-i nâb maʹnâsına. Ve
طِيبَةُ [Ṯîbet] Mıṡır ülkesinde iki karye adıdır. Ve zemzem suyunun ismidir. Ve Zerûd yanında bir karye adıdır.
طَابَةُ [Ṯâbet] ve
طَيِّبَةٌ [Ṯayyibet] (سَيِّدَةٌ [seyyidet] vezninde) ve
مُطَيَّبَةٌ [Muṯayyebet] (مُكَرَّمَةٌ [mukerremet] vezninde) Bunlar da Medîne-i münevvere’nin ismleridir. Nâm-ı aslîsi يَثْرِبُ [Yešamp;rib] olup meʹhazı olan ثَرْبٌ [šamp;erb] fesâd maʹnâsına olmakla istihcân olup elfâz-ı mezkûre ile tesmiye buyrulmuştur.
Mü΄ellifin Baṡâ΄ir’de beyânına göre asl طِيبٌ [ṯîb] havâssın istilzâz eylediği nesneden ʹibârettir, etʹime ve eşribe ve sâ΄ir nesnelerden gerek taʹm ve rîh ve gerek pâkîzelik ve hoş-manzarlık cihetiyle olsun ve gerek maʹnevî olsun mâl-ı helâl gibi. İntehâ. Ve tekûlu: طِبْتُ بِهِ نَفْسًا أَيْ طَابَتْ بِهِ نَفْسِي Zîrâ temeyyüz maʹnâda fâʹildir. Ve
طَابٌ [ṯâb] ve
طِيبٌ [ṯîb] ve
طِيبَةٌ [ṯîbet] ve
تَطْيَابٌ [teṯyâb] Yer otlu ve çayırlı olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: طَابَتِ الْأَرْضُ إِذَا أَكْلَأَتْ Ve müteʹaddî olur, bir nesneyi hoş ve pâkîze ve gökçek eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: طَابَهُ أَيْ طَيَّبَهُ Ve
طَابٌ [ṯâb] طِيبٌ [ṯîb] maʹnâsınadır ki hoş ve pâkîze olan nesneye denir; vasf-bi’l-masdardır, خَبِيثٌ [ḣabîšamp;] mukâbilidir. Ve
طَابٌ [Ṯâb] Baḩreyn kazâsında bir karye adıdır. Ve Fârs ülkesinde bir ırmak adıdır.
طَيْبَةُ [Ṯaybet] (ṯâ’nın fethiyle ve yâ’nın sükûnuyla شَيْبَةُ [şeybet] vezni üzere) Medîne-i Resûlün sallallâhu ʹaleyhi ve sellem ismidir.
اَلطِّيبَةُ [eṯ-ṯîbet] (ṯâ’nın kesri ve meddiyle) ve
اَلتَّطْيَابُ [et-taṯyâb] (tâ’nın fethi ve ṯâ’nın sükûnuyla) Masdarlardır, gökçek olmak maʹnâsına; yukâlu: طَابَ الشَّيْءُ يَطِيبُ طِيبَةً وَتَطْيَابًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي Ve
طِيبَةٌ [ṯîbet] Rızâ maʹnâsına dahi gelir; tekûlu: فَعَلْتُ ذَاكَ بِطِيبَةِ نَفْسِي إِذَا لَمْ يُكْرِهْكَ عَلَيْهِ أَحَدٌ ve tekûlu: مَا بِهِ مِنَ الطَّيِّبِ وَلَا تَقُولُ مِنَ الطِّيبَةِ Yaʹnî sûret-i isbâtta olan istiʹmâli sûret-i nefyde olan istiʹmâline muhâliftir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı