اَلْإِقْحَامُ [el-iḵḩâm] (hemzenin kesriyle) Kezâlik kıtlığa dâhil olmak; yukâlu: أُقْحِمَ أَهْلُ الْبَادِيَةِ عَلَى مَا لَمْ يُسَمَّ فَاعِلُهُ إِذَا أَجْدَبُوا فَدَخَلُوا الرِّيفَ Ve رِيفٌ [rîf]in tefsîri el-ân mürûr etti. Ve
إِقْحَامٌ [iḵḩâm] Atı meselâ bir yere idhâl etmeğe dahi derler; yukâlu: أَقْحَمَ فَرَسَهُ النَّهْرَ فَانْقَحَمَ وَاقْتَحَمَ النَّهْرَ أَيْضًا إِذَا دَخَلَهُ Ve fi’l-hadîsi: “أَقْحِمْ يَا ابْنَ سَيْفِ اللهِ”
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı