اَلتَّرْصِيعُ [et-terṡîʹ] Bir şey΄i bir şey΄e yanaştırmak ve oturtmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَصَّعَهُ بِهِ إِذَا رَكَّبَهُ بِهِ Ve takdîr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: رَصَّعَهُ إِذَا قَدَّرَهُ Ve kuşun çubuklar ile yuva yapması gibi bir nesneyi örmek maʹnâsınadır, sepet örmek ve tel perde örmek gibi; yukâlu: رَصَّعَهُ إِذَا نَسَجَهُ كَمَا يُرَصِّعُ الطَّائِرُ عُشَّهُ Kâle’ş-şârih; yukâlu: رَصَّعَ الطَّائِرُ عُشَّهُ بِالْقُضْبَانِ إِذَا قَارَبَ بَعْضَهُ مِنْ بَعْضٍ وَنَسَجَهُ Ve
تَرْصِيعٌ [terṡîʹ] Neşât maʹnâsınadır; tekûlu: عَايَنْتُ فِيهِ تَرْصِيعًا أَيْ نَشَاطًا
اَلتَّرْصِيعُ [et-terṡîʹ] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Bir nesneyi mürekkeb kılmak.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı