اَلْقَنِيتُ [el-ḵanît] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Kalîletü’l-ekl olan hatuna denir; yukâlu: إِمْرَأَةٌ قَنِيتٌ أَيْ قَلِيلَةُ الطَّعْمِ Ricâle dahi ıtlâk olunur; yukâlu: رَجُلٌ قَنِيتٌ أَيْ بَيِّنُ الْقَنَاتَةِ Ve
قَنِيتٌ [ḵanît] Şol kırbaya denir ki sık ve metîn dikişli olmakla suyu gereği gibi tutup bir katresini akıtmaya; yukâlu: سِقَاءٌ قَنِيتٌ أَيْ مِسِّيكٌ Burada مُسِيلٌ [musîl] nüshaları galattır, zîrâ إِمْسَاكٌ عَنِ الْكَلاَمِ maʹnâsından me΄hûzdur ve مِسِّيكٌ [missîk] سِكِّينٌ [sikkîn] veznindedir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı