اَلْحَنَطُ [el-ḩanaṯ] (fethateynle) Bu dahi رِمْثٌ [rimšamp;] dedikleri ot yetişip ağarmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَنِطَ الرِّمْثُ حَنَطًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا ابْيَضَّ وَأَدْرَكَ
اَلْحَنْطُ [el-ḩanṯ] (ḩâ’nın fethi ve nûn’un sükûnuyla) Bir kimse gam ve tasadan göğüs geçirerek soluk almak maʹnâsınadır; yukâlu: حَنَطَ الرَّجُلُ حَنْطًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا زَفَرَ Ve sahtiyân kızarmak yaʹnî kırmızıya boyanmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَنَطَ الْأَدِيمُ إِذَا احْمَرَّ Ve
حَنْطٌ [ḩanṯ] ʹArabların kullandıkları oka denir; yukâlu: رَمَاهُ بِالْحَنْطِ أَيْ بِالنَّبْلِ
اَلْحِنَطُ [el-ḩinaṯ] (ḩâ’nın kesri ve nûn’un fethiyle) Cemʹi, buğdaylar maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı