اَلذُّنَابَةُ [ež-žunâbet] (žâl’ın zammıyla) Tâbiʹ ve peyrev maʹnâsınadır; yukâlu: هُوَ ذُنَابَةُ الْقَوْمِ أَيْ تَابِعُهُمْVe
اَلذِّنَابَةُ [ež-žinâbet] (žâl’ın kesriyle) Yolun doğru yüzüne ıtlâk olunur ki kuyruk tarzında çekilip gider; yukâlu: أَخَذَ ذِنَابَةَ الطَّرِيقِ أَيْ وَجْهَهُ Ve
ذِنَابَةٌ [žinâbet] Hısımlığa denir, rahim ve karâbet maʹnâsına; yukâlu: بَيْنَهُمَا ذِنَابَةٌ أَيْ رَحِمٌ وَقَرَابَةٌ Ve bir mevziʹ adıdır. Ve bir merg-zârdan âher merg-zâra cârî olan cedvele denir. Ve
ذِنَابَةُ الْعِيصِ [Žinâbetu’l-ʹÎṡ] Bir mevziʹdir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı