اَلزُّدُوُّ [ez-zuduvv] (عُلُوٌّ [ʹuluvv] vezninde) Bir nesneye doğru el uzatmak maʹnâsınadır; yukâlu: زَدَا يَدَهُ إِلَى الشَّيْءِ إِذَا مَدَّهَا إِلَيْهِ
اَلزَّدْوُ [ez-zedv] (zây’ın fethiyle) Çocuklar çukura cevz atma oyunu oynamak maʹnâsınadır; yukâlu: زَدَا الصَّبِيُّ الْجَوْزَ وَبِهِ زَدْوًا إِذَا لَعِبَ وَرَمَى بِهِ فِي الْمَزْدَاةِ
اَلزَّدْوُ [ez-zedv] (zâ’nın fethi ve dâl’ın sükûnuyla) Oğlan cevzi atıp oynamak; yukâlu: زَدَا الصَّبِيُّ الْجَوْزَ وَبِالْجَوْزِ يَزْدُو زَدْوًا إِذَا لَعِبَ وَرَمَى بِهِ فِي الْحَفِيرَةِ ve yukâlu: “أَبْعِدِ الْمَدَى وَازْدُهُ” Yaʹnî “Meydânı uzat, cevzi ondan sonra at.” Ve
زَدْوٌ [zedv] سَدْوٌ [sedv]de dahi lügattir. Ve سَدْوٌ [sedv] bir nesneye el uzatmağa derler, deve hâlet-i seyrinde ellerin uzattığı gibi.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı