اَللَّزَجُ [el-lezec] (fethateynle) ve
اَللُّزُوجُ [el-luzûc] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Bir nesne hâm helvâ gibi yelmeşik olmakla sünüp uzanmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَزِجَ الشَّيْءُ لَزَجًا وَلُزُوجًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا تَمَطَّطَ وَتَمَدَّدَ Ve yelmeşik nesne tutkal gibi bir şey΄e sıvanıp yapışmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَزِجَ بِهِ إِذَا غَرِيَ بِهِ ve tekûlu: أَكَلْتُ عَسَلاً فَلَزِجَ بِإِصْبَعِي أَيْ عَلِقَ
اَللَّزِجُ [el-lezic] (lâm’ın fethi ve zâ’nın kesriyle) Yelmeşik olan nesne.
اَللَّزْجُ [el-lezc] (lâm’ın fethiyle ve zâ’nın sükûnuyla) Ve
اَللُّزُوجُ [el-luzûc] (zammeteynle) Bir nesne yelmeşik olup uzamak; yukâlu: لَزِجَ الشَّيْءُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا تَمَطَّطَ وَتَمَدَّدَ Yaʹnî uzansa. Ve تَمَطُّطٌ [temaṯṯuṯ] ṯâ΄eyn-i mühmeleteyn ile تَمَدُّدٌ maʹnâsına. Ve harîs olmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: لَزِجَ بِهِ إِذَا غَرِيَ بِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı