el-mutukk ~ اَلْمُتُكُّ

Kamus-ı Muhit - المتك maddesi

اَلْمُتُكُّ [el-mutukk] (عُتُلٌّ [ʹutull] vezninde) Bu dahi ʹavret fercinin lahm-ı zâ΄idine denir.

اَلْمَتْكُ [el-metk] (فَتْكٌ [fetk] vezninde ve zammeteynle ve yalnız mîm’in zammıyla) Sineğin burnuna, ʹalâ-kavlin zekerine denir. Ve her hayvânın zekerinin ucuna denir. Ve insân zekerinin kellesinin altında vâkiʹ damarın ismidir; menînin mahreci odur derler. ʹAlâ-kavlin إِحْلِيلٌ [iḩlîl]den içeri ve doğru gerilip çekilen dericiğe denir yâhûd إِحْلِيلٌ [iḩlîl]in veterine yaʹnî girişine denir ki önünde gerilip duran damar olacaktır. Şârih der ki bununla evvelki kavlin farkı nâ-maʹlûmdur. Yâhûd şol damara denir ki haşefenin altı yanından zekerin iç yüzünde olur ki sünnet olan kimsede en sonra sağalan oralıktır. Ve ʹavret kısmının fercinde dilcik taʹbîr olunan lahm-ı zâ΄ide denir ki sünnet olduktan sonra yerinde kalır yâhûd onda olan damara denir. Ve ağaç kavununa denir; bunda mîm’in kesriyle de lügattır. Ve zümâverd ismidir ki kadın budu ve kadın lokması taʹbîr olunan taʹâmdır. Ve kuri΄e kavluhu taʹâlâ: “وَاعْتَدَتْ لَهُنَّ مُتْكًا” أَيْ زُمَاوَرْدًا أَوْ أُتْرُجًّا Vanḵulu merhûmun burada زُمَاوَرْدٌ [zumâverd]i turfanda meyve ile tefsîri garîbdir. Ve sûsen ismidir ki maʹrûf çiçektir.

Vankulu Lugatı - المتك maddesi

اَلْمُتْكُ [el-mutk] (mîm’in zammı ve tâ’nın sükûnuyla) Şol nesnedir ki onu sünnetçi olan ʹavret nisâ tâ΄ifesinde sünnet yerinde alıkor. Ve مُتْكٌ [mutk]un asl maʹnâsı zumâverddir ve zumâverd turfanda olan meyveye derler. Baʹzılar eyitti: مُتْكٌ [mutk] turunç maʹnâsınadır, Aḣfeş rivâyeti üzere; ve kuri΄e kavluhu taʹâlâ: “وَأَعْتَدَتْ لَهُنَّ مُتْكًا” (يوسف 31)

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı