اَلْمِرَاحُ [el-mirâḩ] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) Maʹnâ-yı evvelden ismdir, şiddet ile sevinç hâletine denir.
اَلْمُرَاحُ [el-murâḩ] (mîm’in zammıyla) إِرَاحَةٌ [irâḩat]ten ism-i mekândır, vezni mufʹaldir, deve ve koyun makûlesinin geceye mahsûs yatağına denir.
اَلْمَرَاحُ [el-merâḩ] (mîm’in fethiyle) رَوَاحٌ [revâḩ]tan ism-i mekândır. Şol mevziʹe denir ki kavm ondan yâhûd ona râyih olurlar. Muktezâ-yı mâdde zehâb u iyâb vakt-i revâhta olmaktır, niteki Nihâye’de مَغْدًى [maġden] kelimesini tanzîr eylemiştir.
اَلْمُرَاحُ [el-murâḩ] (mîm’in zammıyla) Devenin ve koyunun gece ile yatağı olan yer, gerek ağılı çevrilmiş olsun gerek olmasın.
اَلْمَرَاحُ [el-merâḩ] (mîm’in fethiyle) Şol mevziʹdir ki kavm ona رَوَاحٌ [revâḩ] vaktinde gelir yâhûd رَوَاحٌ [revâḩ] vaktinde ondan giderler, مَغْدَى [maġdâ] gibi ki مَغْدَى [maġdâ] غُدْوَةٌ [ġuḋvet] vaktinde gidilen yâhûd gelinen yere derler. Ve gâh olur ki مَغْدَى [maġdâ] ve مَرَاحٌ [merâḩ] ahlâk ve atvârdan kinâyet olur; yukâlu: مَا تَرَكَ فُلَانٌ مِنْ أَبِيهِ مَغْدًى وَلَا مَرَاحًا إِذَا أَشْبَهَهُ فِي أَحْوَالِهِ كُلِّهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı