el-miʹbed ~ اَلْمِعْبَدُ

Kamus-ı Muhit - المعبد maddesi

اَلْمِعْبَدُ [el-miʹbed] (مِنْبَرٌ [minber] vezninde) Demir bele ve çapaya denir, مِسْحَاةٌ [misḩât] gibi.

اَلْمُعَبَّدُ [el-muʹabbed] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) Mutlakan müzellel olan şey΄e denir, yol olsun gayrı olsun; yukâlu: بَعِيرٌ مُعَبَّدٌ وَطَرِيقٌ مُعَبَّدٌ أَيْ مُذَلَّلٌ Ve mükerrem ve muhterem maʹnâsına olmakla zıdd olur. Bunda binâ-i tefʹîl izâle içindir. Ve

مُعَبَّدٌ [muʹabbed] Kazığa ıtlâk olunur. Ve haşarı olan erkek hayvâna denir. Ve şol beldeye denir ki bi’l-külliyye ʹumrâniyyeti zâ΄il olmakla onda katʹâ eser ve nişân ve âb ve eşcâra dâ΄ir nesne kalmamış ola. Ve katrânla yağlanmış deveye denir.

Vankulu Lugatı - المعبد maddesi

اَلْمُعَبَّدُ [el-muʹabbed] (mîm’in zammı ve ʹayn’ın fethiyle ve bâ’nın fethi ve teşdîdiyle) Zelîl kılınan nesne; yukâlu: طَرِيقٌ مُعَبَّدٌ أَيْ مُذَلَّلٌ Ve

مُعَبَّدٌ [muʹabbed] Katran sürülmüş deveye dahi derler; yukâlu: بَعِيرٌ مُعَبَّدٌ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı