اَلْمُيَسَّرُ [el-muyesser] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) زُمَاوَرْدٌ [zumâverd] ismidir ki kadın budu taʹbîr ettikleri taʹâmâ denir, Fârisîde nuvâle derler; tekûlu: أَطْعَمَنَا مُيَسَّرًا أَيْ زُمَاوَرْدًا
اَلْمَيْسِرُ [el-meysir] (mîm’in fethi ve sîn’in kesriyle) Beyne’l-ʹArab ok ile oynadıkları kumar oyununa denir, kolaylıkla kesb-i mâl olduğu için. ʹAlâ-kavlin kumar için zebh olunan deveye denir. Sûreti budur ki kumar murâd eden kimseler veresiye bir deve alıp zebh ve etini yirmi sekiz yâhûd on pay eyledikten sonra o payların baʹzısına nişân ederler. Baʹdehu birer birer o kimselerin ismi niyyetine ihrâc ederler. ʹAlâmetli olan her kimin ismine çıkarsa o fâ΄iz olup ʹalâmetsizi çıkan mazhar-ı garâmet olur. ʹİnde’l-baʹz مَيْسِرٌ [meysir] nerd dedikleri laʹibdir ki hâlen tavla taʹbîr olunan ondan bir nevʹdir yâhûd mutlakan kumara مَيْسِرٌ [meysir] denir, kâgıd oyunu ve sâ΄iri gibi.
اَلْمُيَسِّرُ [el-muyessir] (mîm’in zammı ve sîn’in kesri ve teşdîdiyle) Davarının sütü çok olan kişi, مُجَنِّبٌ [mucennib]in mukâbilidir ki مُجَنِّبٌ [mucennib] davarının sütü az olandır; yukâlu: رَجُلٌ مُيَسَّرٌ
اَلْمَيْسِرُ [el-meysir] (mîm’in fethi ve sîn’in kesriyle) ʹArab tâ΄ifesi beyninde olan kumardır ki oklarla oynarlar.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı