el-Vaḵḵâr ~ اَلْوَقَّارُ

Kamus-ı Muhit - الوقار maddesi

اَلْوَقَّارُ [el-Vaḵḵâr] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) Muhaddisînden İbnu’l-Ḩuseyn el-Kilâbî ismidir.

اَلْوَقَارُ [el-veḵâr] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) Ağır meşrebliliğe denir ki lengerli olmak taʹbîr olunur. Rezânet maʹnâsınadır; şîme-i makbûledir, hiffet mukâbilidir, muhâfaza-i nâmûsu mûcib haslettir. Ve

وَقَارٌ [Veḵâr] Muhaddisînden Zekeriyyâ b. Yaḩyâ el-Miṡrî lakabıdır. Ve

وَقَارٌ [veḵâr] ve

وَقَارَةٌ [veḵâret] Masdar olurlar, bir adam temkînli ve sengîn olmak maʹnâsına; yukâlu: وَقُرَ الرَّجُلُ وَقَارَةً وَوَقَارًا مِنَ الْبَابِ الْخَامِسِ إِذَا رَزُنَ Ve

وَقَارٌ [veḵâr] Mübâlagaten temkînli adama ıtlâk olunur; yukâlu: رَجُلٌ وَقَارٌ أَيْ وَقُورٌ ذُو رَزَانَةٍ

Vankulu Lugatı - الوقار maddesi

اَلْوَقَارُ [el-veḵâr] (vâv’ın fethiyle) Bir kimse hilm üzere olup ağır olmaktır; yukâlu: وَقَرَ الرَّجُلُ يَقِرُ وَقَارًا Ve Bârî taʹâlânın ﴿مَا لَكُمْ لَا تَرْجُونَ لِلَّهِ وَقَارًا﴾ (نوح 13) buyurduğu Hak taʹâlânın ʹazametinden niçin havf etmezsin demektir, Aḣfeş rivâyeti üzere.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı