عِرْقَةُ [ʹİrḵat] (ʹayn’ın kesriyle) Şâm’da bir beldedir; ʹUrve b. Mervân el-Musnid ve Vâšamp;ile b. Ḣasen el-ʹIrḵiyyân ki aʹlâmdandır oradandır. Mü΄ellif bunu tekrâr eylemiştir.
اَلْعَرْقَاةُ [el-ʹarḵât] (ʹayn’ın fethiyle) Bu dahi kovanın ağzında salîb şeklinde geçirilen iki ağacın birine denir. Ve
عَرْقَاةٌ [ʹarḵât] (ʹayn’ın fethi ve kesriyle) Asl ve bünyâd maʹnâsınadır. ʹAlâ-kavlin mâlın yaʹnî devâbb ve mevâşî kısmının asl ve menşe΄ine denir; عِرْقَةٌ [ʹirḵat] dahi denir ʹayn’ın kesriyle. Ve
عَرْقَاةٌ [ʹarḵât] ve
عِرْقَةٌ [ʹirḵat] Ağacın omçasına ve kütüğüne denir ki etrâfına sürüp giden damarlar ve kökler ondan münşaʹib olur, oyum dahi denir, أُرُومَةٌ [urûmet] maʹnâsına; ve minhu yukâlu: إِسْتَأْصَلَ اللهُ عَرْقَاتَهُمْ أَيْ أَصْلَهُمْ وَأُرُومَتَهُمْ Pes عَرْقَاتَهُمْ lafzının ʹayn’ını meftûh eden tâ’yı dahi meftûh eder ve bu ekser-i istiʹmâldir, zîrâ عَرْقَاةٌ [ʹarḵât] lafzı müfreddir ve elifi ilhâk içindir ve ʹayn’ı meksûr edenler tâ’yı dahi meksûr ederler, zîrâ bu sûrette عِرْقَةٌ [ʹirḵât] lafzının cemʹi olmuş olur.
اَلْعَرَقَةُ [el-ʹareḵat] (fethateynle) Haymenin etrâfına dikilen kolan. Ve dîvâr korlarının arasına arkırı kodukları ağaçtır. Ve
عَرَقَةٌ [ʹareḵat] عَرَقٌ [ʹaraḵ]ın vâhidi dahi gelir, atlardan veyâhûd kuşlardan bir sıra maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı