ʹUrfân ~ عُرْفَانُ

Kamus-ı Muhit - عرفان maddesi

عُرْفَانُ [ʹUrfân] (عُثْمَانُ [ʹušamp;mân] vezninde) Esmâdandır: Muʹallâ b. ʹUrfân el-Esedî etbâʹ-ı tâbiʹîndendir.

عِرْفَانُ [ʹİrfân] (ʹayn’ın kesriyle عِتْبَانُ [ʹitbân] vezninde) Bir meşhûre çengî karı ismidir.

اَلْمَعْرِفَةُ [el-maʹrifet] (mîm’in fethi ve râ’nın kesriyle) ve

اَلْعِرْفَانُ [el-ʹirfân] ve

اَلْعِرْفَةُ [el-ʹirfet] (ʹayn’ların kesriyle) ve

اَلْعِرِّفَانُ [el-ʹirrifân] (kesreteynle ve fâ’nın teşdîdiyle) Bilmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَرَفَهُ مَعْرِفَةً وَعِرْفَانًا وَعِرْفَةً وَعِرِّفَانًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا عَلِمَهُ Mü΄ellifin Baṡâ΄ir’de beyânına göre عِلْمٌ [ʹilm] ve مَعْرِفَةٌ [maʹrifet] beyninde fark vardır, zîrâ مَعْرِفَةٌ [maʹrifet] bir şey΄i tefekkür ve eserini tedebbür ile bilmekten ʹibâret olmakla عِلْمٌ [ʹilm]in mefhûmundan ahass olur. Bunun mukâbili إِنْكَارٌ [inkâr] ve عِلْمٌ [ʹilm]in mukâbili جَهْلٌ [cehl]dir. Ve عِلْمٌ [ʹilm] vech-i küllî ile bilmek ve مَعْرِفَةٌ [maʹrifet] vech-i cüz΄î ile bilmek maʹnâsınadır. Bu cihetten Hak taʹâlâya مَعْرِفَةٌ [maʹrifet] isnâd olunmaz, kezâlik Hak taʹâlâya عِلْمٌ [ʹilm] taʹdiye olunmaz. İntehâ. Ve

مَعْرِفَةٌ [maʹrifet] ve

عِرْفَانٌ [ʹirfân] İkrâr eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir, إِعْتِرَافٌ [iʹtirâf] gibi; yukâlu: عَرَفَ بِذَنْبِهِ وَعَرَفَ لَهُ إِذَا أَقَرَّ Ve mücâzât eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: عَرَفَ فُلاَنًا إِذَا جَازَاهُ Ve kare΄e el-Kisâ΄î kavlehu taʹâlâ: “وَإِذْ أَسَرَّ النَّبِيُّ إِلَى بَعْضِ أَزْوَاجِهِ حَدِيثًا فَلَمَّا نَبَّأَتْ بِهِ وَأَظْهَرَهُ اللهُ عَلَيْهِ عَرَفَ بَعْضَهُ” الآيَة مُخَفَّفَةً أَيْ جَازَى حَفْصَةَ بِبَعْضِ مَا فَعَلْتْ أَوْ مَعْنَاهُ أَقَرَّ بِبَعْضِهِ وَأَعْرَضَ عَنْ بَعْضٍ Ve minhu kavluhum: أَنَا أَعْرِفُ لِلْمُحْسِنِ وَالْمُسِيءِ أَيْ لاَ يَخْفَى عَلَيَّ ذَلِكَ وَلاَ مُقَابَلَتُهُ بِمَا يُوَافِقُهُ

عُرُفَّانُ [ʹuruffân] (zammeteynle ve fâ’nın teşdîdiyle) ve

عِرِفَّانُ [ʹirrifân] (kesreteynle عِفِتَّانٌ [ʹiffitân] vezninde) Bir gûne ocak çekirgesi ismidir ki asl çekirgeye şebîh olur, ancak Rimšamp;e ve ʹUnżuvâne’de olur. ʹAlâ-kavlin bir küçük böcek ismidir ki ʹÂlic ve Dehnâ΄ kumluklarında olur. Ve

عُرُفَّانُ [ʹUruffân] (ʹayn’ın zammıyla) Bir dağın ismidir. Ve

عِرِفَّانُ [ʹiriffân] (ʹayn’ın kesriyle) Râʹî-i şâʹirin refîki ismidir ki onun hakkında işbu şiʹri inşâd eyledi: “كَفَانِي عِرِّفَانُ الْكَرَى وَكَفَيْتُهُ || كُلُوءَ النُّجُومِ وَالنُّعَاسُ مُعَانِقُهْ || فَبَاتَ يُرِيه ِعِرْسَهُ وَبَنَاتِهِ || وَبِتُّ أُرِيهِ النَّجْمَ أَيْن مَخَافِقُهْ” Ve

عِرِفَّانٌ [ʹiriffân] Bir şey΄in ism ve resmiyle beyân ve ona delâlet eden adama denir; ʹayn’ın zammıyla da câ΄izdir; yukâlu: هُوَ عِرِفَّانٌ أَيْ مُعْتَرِفٌ بِالشَّيْءِ دَالٌّ عَلَيْهِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı