فُمَّ [fumme] (fâ’nın zammı ve mîm-i müşeddedenin fethiyle) ثُمَّ [šamp;umme] kelimesinde lügattir ki harf-i ʹatftır; yukâlu: جَاءَ زَيْدٌ فُمَّ عَمْرٌو أَيْ ثُمَّ عَمْرٌو
اَلْفَمُ [el-fem] (fâ’nın harekât-ı selâsıyla) Ağıza denir, Fârisîde dehen derler. Ve فَمٌ [femm] aslda فَوَهٌ idi. Ve baʹzen mîm’i müselleseten müşedded olur, niteki “ف،و،ه” mâddesinde meşrûhtur. Şârih der ki teşdîd-i mîm eşʹârda yaʹnî zarûrete mahsûstur. Ve
فَمٌ [fem] Deriyi bir kerre dibâgat eylemeğe denir ki bir ağız dibâgat taʹbîr olunur; yukâlu: فَمٌ مِنَ الدِّبَاغِ أَيْ مَرَّةٌ مِنْهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı