el-eṯam ~ اَلْأَطَمُ

Kamus-ı Muhit - الأطم maddesi

اَلْأَطَمُ [el-eṯam] (fethateynle) Öfkelenip darılmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطِمَ الرَّجُلُ أَطَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا غَضِبَ Ve bir âher nesneye munzamm olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطِمَ إِلَيْهِ إِذَا انْضَمَّ Ve أُطَامٌ [uṯâm] marazına uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطِمَ الرَّجُلُ وَالْبَعِيرُ إِذَا أَصَابَهُ الْأُطَامُ

اَلْأَطْمُ [el-eṯm] (hemzenin fethiyle) Zikr olunan ʹillete uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: أُطِمَ الرَّجُلُ وَالْبَعِيرُ أَطَمًا عَلَى بِنَاءِ الْمَجْهُولِ وَأُطِمَ عَلَيْهِ فَهُوَ مَأْطُومٌ إِذَا أَصَابَهُ الْأُطَامُ Ve ısırmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَمَ بِيَدِهِ أَطَمًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا عَضَّ Ve çımkırmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَمَ بِسِلْحِهِ إِذَا رَمَى بِهِ Ve kuyunun ağzını daracık yapmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَمَ الْبِئْرَ إِذَا ضَيَّقَ فَاهَا Ve perdeyi salıvermek maʹnâsınadır; yukâlu: أَطَمَ عَلَى الْبَيْتِ إِذَا أَرْخَى سُتُورَهُ

اَلْأُطُمُ [el-uṯum] (zammeteynle) Köşke denir, قَصْرٌ [ḵaṡr] maʹnâsına. Ve mutlakan taştan yapılmış hısn ve hisâra denir, palanka ve kule ve tabya ve şanṡ gibi ki Fârisîde dîze derler. أُطُومٌ [uṯûm]-ı medîne bundandır ki selefte damları üzere tahassun edecek kuleler binâ ve onda mütehassın olurlar idi. Ve

أُطُمٌ [uṯum] Mutlakan murabbaʹ ve müsattah kârgîr hâneye denir;cemʹi آطَامٌ [âṯâm] gelir hemzenin meddiyle ve أُطُومٌ [uṯûm] gelir, lisânımızda oda taʹbîriأُطُمٌ [uṯum] muharrefi olmak zihnde cevelân eder. Ve kavluhum: آطَامٌ مُؤَظَّمَةٌ كَمُعَظَّمَةٍ مِثْلَ أَجْنَادٍ مُجَنَّدَةٍ Yaʹnî rifʹat ve menâʹatini tavsîf için îrâd olunur. Ve

أُطُمُ الْأَضْبَطِ بْنِ قُرَيْعٍ [Uṯumu’l-Aḋbaṯ b. Ḵureyʹ] Yemen’de bir hısndır.

Vankulu Lugatı - الأطم maddesi

اَلْأُطُمُ [el-uṯum] (zammeteynle) أُجُمٌ [ucum] gibi; ṯâ’nın zammı ve sükûnu câ΄izdir,ehl-i Medîne’nin hisârları maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı