اَلْأُفُرَّةُ [el-ufurret] (zammeteynle ve râ’nın teşdîdiyle) Cemâʹat maʹnâsınadır; tekûlu: رَأَيْتُ أُفُرَّةً مِنَ النَّاسِ أَيْ جَمَاعَةً Ve beliyye maʹnâsınadır; yukâlu: وَقَعَ فِي أُفُرَّةٍ أَيْ بَلِيَّةٍ Ve karışkanlık, ihtilât maʹnâsınadır; tekûlu: تَرَكْتُهُمْ فِي أُفُرَّةٍ أَيْ فِي اخْتِلاَطٍ Ve katılık, şiddet maʹnâsınadır. Ve
أُفُرَّةُالصَّيْفِ [ufurretu’s-ṡayf] Yaz mevsiminin evveline denir. Ve bu فُعُلَّةٌ [fuʹullet] veznindedir ve bunlarda fethateynle de lügattir.
اَلْأُفُرَّةُ [el-ufurret] (hemzenin ve fâ’nın zammıyla) ve
اَلْأَفُرَّةُ [el-efurret] (hemzenin fethi ve fâ’nın zammıyla) Kezâlik ibtidâ-i harr maʹnâsınadır, Kisâ΄î rivâyeti üzere.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı