اَلْإِلَّقُ [el-illaḵ] (إِمَّعٌ [immeʹ] vezninde) Parlak ve dırahşân nesneye denir; yukâlu: شَيْءٌ إِلَّقٌ أَيْ مُتَأَلِّقٌ
اَلْإِلْقُ [el-ilḵ] (hemzenin kesriyle) Erkek kurda denir, ذِئْبٌ [ži΄b] maʹnâsına. Ve dişisine إِلْقَةٌ [ilḵat] denir; yukâlu: مَا هِيَ إِلاَّ إِلْقَةٌ أَيْ ذِئْبَةٌ Ve
إِلْقَةٌ [ilḵat] Dişi maymuna denir, قِرْدَةٌ [ḵirdet] maʹnâsına. Bunun erkeğine قِرْدٌ [ḵird] denir; إِلْقٌ denmek câ΄iz değildir. Ve cür΄etli dilîr hatuna denir; yukâlu: هِيَ إِلْقَةٌ أَيْ جَرِيئَةٌ
اَلْإِلَقُ [el-ilaḵ] (hemzenin kesri ve lâm’ın fethiyle) Cemʹi. Ve gâh olur, إِلْقَةٌ [ilḵat] dişi maymuna dahi ıtlâk olunurve erkeğine قِرْدٌ [ḵird] derler ve رِبَّاحٌ [ribbâḩ] derler, râ-i mühmelenin kesri ve bâ-i muvahhadenin teşdîdiyle ve ḩâ-i mühmele ile إِلْقٌ demezler.
اَلْإِلَّقُ [el-illaḵ] (hemzenin kesri ve lâm’ın fethi ve teşdîdiyle إِمَّعٌ [immaʹ] vezni üzere) Yaldırayan nesne.
اَلْإِلْقُ [el-ilḵ] (hemzenin kesri ve lâm’ın sükûnuyla) Kurt, zi΄b maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı