اَلْإِنْدَابُ [el-indâb] (hemzenin kesriyle) Bu dahi yaranın yeri onulduktan sonra mührelenip pekişmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْدَبَ الْجُرْحُ إِذَا صَلُبَتْ نَدَبَتُهُ Ve yara madrûbun bedenine te΄sîr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْدَبَهُ الْكَلْمُ أَيِ الْجُرْحُ إِذَا أَثَّرَ فِيهِ Ve bir kimse bir ümniyye yâhûd ibrâz-ı şecâʹat zımnında nefsini hatar ve mehlekeye ilkâ eylemek maʹnâsınadır ki cânıyla oynamak taʹbîr olunur, gûyâ ki nefsini meydâna نَدَبٌ [nedeb] yaʹnî ödül vazʹ etmiş olur; yukâlu: أَنْدَبَ نَفْسَهُ وَأَنْدَبَ بِنَفْسِهِ إِذَا خَاطَرَ بِهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı