اَلتَّفَاسُحُ [et-tefâsuḩ] (تَفَاعُلٌ [tefâʹul] vezninde) Ehl-i meclis beri öte çekilip sonradan gelen adama yer bolaltmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَفَاسَحَ الْقَوْمُ لَهُ فِي الْمَجْلِسِ إِذَا تَوَسَّعُوا
اَلتَّفَاسُحُ [et-tefâsuḩ] (tâ’nın fethi ve sîn’in zammıyla) Bi-maʹnâhu; yukâlu: تَفَسَّحُوا فِي الْمَجْلِسِ وَتَفَاسَحُوا أَيْ تَوَسَّعُوا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı