اَلذَّقُونُ [ež-žeḵûn] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Yürürken eneğini sarkıtır olan nâkaya denir; yukâlu: نَاقَةٌ ذَقُونٌ إِذَا كَانَتْ تُرْخِي ذَقَنَهَا فِي السَّيْرِ Ve kenârı eğri dikilmiş, bir tarafa doğru yatık olan kovaya vasf olur; yukâlu: دَلْوٌ ذَقُونٌ إِذَا خَرَزْتَهَا فَجَاءَتْ شَفَتُهَا مَائِلَةً
اَلذُّقُونُ [ež-žuḵûn] (žâl’ın fethi ve ḵâf’ın zammı ve meddiyle) Şol nâkadır ki eneğin yürürken salkı tuta; yukâlu: نَاقَةٌ ذَقُونٌ أَيْ تُرْخِي ذَقَنَهَا فِي السَّيْرِ Ve
ذَقُونٌ [žeḵûn] Şol kovaya derler ki kenârı eğri dikilmiş ola; tekûlu: دَلْوٌ ذَقُونٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı