ež-žûbân ~ اَلذُّوبَانُ

Kamus-ı Muhit - الذوبان maddesi

اَلذُّوبَانُ [ež-žûbân] (žâl’ın zammıyla) ve

اَلذِّيبَانُ [ež-žîbân] (žâl’ın kesriyle) Atın yâ devenin boyunlarında kalan tüy ve kıl bakiyyesine denir.

اَلذَّوْبُ [ež-ževb] (žâl’ın fethi ve vâv’ın sükûnuyla) ve

اَلذَّوَبَانُ [ež-ževebân] (fetehâtla) Erimek maʹnâsınadır ki donmak mukâbilidir; yukâlu: ذَابَ السَّمْنُ يَذُوبُ ذَوْبًا وَذَوَبَانًا ضِدُّ جَمَدَ Ve güneşin harâreti iştidâd bulmak maʹnâsına istimâl olunur, gûyâ ki şiddet-i harâretten cirm-i şems eriyip seyelân eder; yukâlu: ذَابَتِ الشَّمْسُ إِذَا اشْتَدَّ حَرُّهَا Ve dâ΄imâ bal yemek maʹnâsınadır; yukâlu: ذَابَ الرَّجُلُ إِذَا دَامَ عَلَى أَكْلِ الْعَسَلِ Ve bir kimse ʹâkil ve reşîd iken hamâkat peydâ eylemek maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: ذَابَ الرَّجُلُ إِذَا حَمُقَ بَعْدَ عَقْلٍ Ve bir kimse üzere hukûk sâbit ve lâzım olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: ذَابَ لِي عَلَيْهِ حَقٌّ أَيْ وَجَبَ وَثَبَتَ Ve bir nesne hâsıl ve peydâ olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur, tekûlu: مَا ذَابَ فِي يَدِي مِنْهُ خَيْرٌ أَيْ مَا حَصَلَ Ve

ذَوْبٌ [ževb] Bala denir, عَسَلٌ [ʹasel] maʹnâsına; ʹalâ-kavlin gömeçte ve yuvalarda olanına yâhûd eritilip mumdan sâf ve revâk olanına denir.

Vankulu Lugatı - الذوبان maddesi

اَلذَّوَبَانُ [ež-ževebân] (fethateynle) Erimek; yukâlu: ذَابَ الشَّيْءُ يَذُوبُ ذَوْبًا وَذَوَبَانًا Ve güneşin harâreti müştedd olmağa dahi derler; yukâlu: ذَابَتِ الشَّمْسُ إِذَا اشْتَدَّ حَرُّهَا Ve bal gömecinde arı evlerinde bâkî kalan bala dahi ذَوْبٌ [ževb] derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı