اَلسَّمَكُ [es-semek] (fethateynle) Balığa denir.
اَلسَّمْكُ [es-semk] (sîn’in fethiyle) Yükseltmek maʹnâsınadır; yukâlu: سَمَكَ الْبِنَاءَ سَمْكًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا رَفَعَهُVe
سَمْكٌ [semk] Hânenin tâvânına ıtlâk olunur, sakf maʹnâsına, ʹalâ-kavlin hânenin aʹlâsından esfeline kadar ıtlâk olunur ki murâd yukarısından dibine kadar imtidâdıdır; yukâlu: رَفَعَ سَمْكَ الْبَيْتِ وَهُوَ السَّقْفُ أَوْ مِنْ أَعْلَا الْبَيْتِ إِلَى أَسْفَلِهِ Lâkin Beyḋâvî işbu: ﴿رَفَعَ سَمْكَهَا﴾âyet-i kerîmesinde أَيْ جَعَلَ مِقْدَارَ ارْتِفَاعِهَا مِنَ الْأَرْضِ أَوْ ثَخَّنَهَا الذَّاهِب فِي الْعُلُوِّ رَفِيعًا ʹibâresiyle tefsîr eylemekle ikisi dahi mü΄ellifin tefsîrine münâfîdir. Kavl-i evvel zâhirdir ve kavl-i sânî ʹale’l-ʹakstir; mü΄ellifin kavline göre ʹamḵ olmuştur. Ve her nesnenin boyuna ve kâmetine denir; yukâlu: سَمْكُ الشَّيْءِ أَيْ قَامَتُهُ Ve Teymâ΄ nâm kasaba türâbında bir su adıdır.
اَلسَّمَكُ [es-semek] (fethateynle) Balık ki mahlûkât-ı mâ΄iyyedendir.
اَلسَّمْكُ [es-semk] (sîn’in fethi ve mîm’in sükûnuyla) Yüceltmek, refʹ maʹnâsına; yukâlu: سَمَكَ اللهُ السَّمَاءَ سَمْكًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا رَفَعَهَا Ve
سَمْكُ الْبَيْتِ [semku’l-beyt] Evin sakfına derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı