اَلْعَنَانَةُ [el-ʹanânet] (سَحَابَةٌ [seḩâbet] vezninde) ve
اَلتَّعْنِينُ [et-taʹnîn] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) ve
اَلْعِنِينَةُ [el-ʹinînet] (kesreteynle ve nûn’un tahfîfi ve teşdîdiyle) ve
اَلتَّعْنِينَةُ [et-taʹnînet] (tâ-yı meftûha ile) İsmlerdir, عِنِّينٌ [ʹinnîn]liğe denir. Ve
تَعْنِينٌ [taʹnîn] Masdar olur, bir kimse hakkında kâdî عِنِّينٌ [ʹinnîn] olmak üzere hükm eylemek maʹnâsınadır; ʹalâ-kavlin sihr ile bağlı olmak maʹnâsınadır; yukâlu: عُنِّنَ الرَّجُلُ عَنِ امْرَأَتِهِ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا حَكَمَ الْقَاضِي عَلَيْهِ بِالْعَنَانِةِ أَوْ مُنِعَ عَنْهَا بِالسِّحْرِ Ve mektûba ʹunvân yazmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَّنَ الْكِتَابَ وَعَنَّاهُ إِذَا كَتَبَ عُنْوَانَهُ Ve at uyanına dizgin geçirmek maʹnâsınadır; tekûlu: عَنَّنْتُ اللِّجَامَ إِذَا جَعَلْتَ لَهُ عِنَانًا
اَلْعِنِّينَةُ [el-ʹinnînet] (ʹayn’ın kesri ve nûn-ı evvelin kesri ve teşdîdiyle ve meddiyle) İsmdir, عِنِّينٌ [ʹinnîn] olmak maʹnâsına. Ve
عِنِّينَةٌ [ʹinnînet] Şol ʹavrete dahi derler ki er dilemeye.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı