el-kunûd ~ اَلْكُنُودُ

Kamus-ı Muhit - الكنود maddesi

اَلْكُنُودُ [el-kunûd] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Küfrân-ı niʹmet eylemek maʹnâsınadır ki şükr mukâbilidir; yukâlu: كَنَدَ النِّعْمَةَ كُنُودًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا كَفَرَهَا

اَلْكَنُودُ [el-kenûd] (عَنُودٌ [ʹanûd] vezninde) Küfrân-ı niʹmet eder olan şahsa denir, Fârisîde nâ-sipâs denir; yukâlu: هُوَ كَنُودٌ أَيْ كَافِرُ النِّعْمَةِ Ve

كَنُودٌ [kenûd] Kâfire ıtlâk olunur. Ve hâşâ taraf-ı rabbânîye levm ve iʹtirâz eden tebeh-kâra denir ki mesâ΄ib ve beliyyâtını taʹdâd edip mazhar olduğu niʹam ve füyûzâtını müsâmaha ve nisyân eder. Ve bahîl ve nâkese ıtlâk olunur. Ve ʹâsî ve güneh-kâra ıtlâk olunur; yukâlu: هُوَ كَنُودٌ أَيْ كَافِرٌ وَلَوَّامٌ لِرَبِّهِ تَعَالَى وَكَذَا بَخِيلٌ وَعَاصٍ Ve aslâ bir nesne inbât eylemez olan arza ıtlâk olunur; yukâlu: أَرْضٌ كَنُودٌ أَيْ لاَ تُنْبِتُ شَيْئًا Ve taʹâmı misâfirsiz yalnızca ekl eder olan cimriye ıtlâk olunur. Ve sâ΄il ve müstehakkına rifd ve ʹatâsını menʹ eden le΄îme ıtlâk olunur. Ve dâ΄imâ ʹabdini darb eder olan kimseye ıtlâk olunur; yukâlu: هُوَ كَنُودٌ إِذَا كَانَ يَأْكُلُ وَحْدَهُ وَكَذَلِكَ يَمْنَعُ رِفْدَهُ وَكَذَلِكَ يَضْرِبُ عَبْدَهُ Kâle’l-mü΄ellif fi’l-Baṡâ΄ir: قَالَ اللهُ تَعَالَى ﴿إِنَّ الْإِنْسَانَ لِرَبِّهِ لَكَنُودٌ﴾ قَالَ الْكَلْبِيُّ أَيْ لَكَفُورٌ بِالنِّعْمَةِ وَقَالَ الزَّجَّاجُ أَيْ لَكَافِرٌ وَقَالَ الْحَسَنُ اَلْكَنُودُ اَللَّوَّامُ لِرَبِّهِ يَعُدُّ الْمَصَائِبَ وَيَنْسَى النِّعَمَ وَقَالَ الْخَلِيلُ تَفْسِيرُ هَذِهِ الْآيَةِ أَنَّهُ يَأْكُلُ وَحْدَهُ وَيَمْنَعُ رِفْدَهُ وَيَضْرِبُ عَبْدَهُ Pes bu sûrette sıfât-ı selâsı müştemil olan kimse olur. Ve

كَنُودٌ [kenûd] Zevcinin hak ve meveddetine küfrân eden kârıya ıtlâk olunur; yukâlu: إِمْرَأَةٌ كَنُودٌ أَيْ كَفُورٌ لِلْمَوَدَّةِ وَالْمُوَاصَلَةِ يَعْنِي فِي زَوْجِهَا Ve

كَنُودٌ [Kenûd] Bir recülün ʹalemidir.

Vankulu Lugatı - الكنود maddesi

اَلْكُنُودُ [el-kunûd] (zammeteynle) Küfrân-ı niʹmet olmak; yukâlu: كَنَدَ كُنُودًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ

اَلْكَنُودُ [el-kenûd] (kâf’ın fethi ve nûn’un zammıyla) Küfrân-ı niʹmet olan kimse; yukâlu: رَجُلٌ كَنُودٌ وَامْرَأَةٌ كَنُودٌ بِلَا هَاءٍ Ve

كَنُودٌ [kenûd] Şol yere derler ki aslâ bir nesne bitirmeye.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı